Rafine Tuz Nedir Ve Zararları Nelerdir?

Deniz tuzu, deniz suyunun kurutulması sonucu elde edilir; fakat bugün denizlerin sanayi atıkları ve lağımlarla kirlenmesinden dolayı tuz homejenleştirilmesi için rafine edilir. Rafinasyon işlemi 650 derece sıcaklıkta olur, bu yüzden sıcaklık yüzünden tuzun içerdiği 84 mineralin 82’si yok olur gider. Ayrıca rafinasyon ile tuzun daha beyaz görünmesi ve akışkan olması için kimyasal madde katılır. Kısaca evimizde kullandığımız tuzun %97. 5’i NaCI geri kalanı ise kimyasallardır. Bunların en kötüsü de alüminyum hidroksittir. Çünkü alüminyum beyinde tortu bırakan hafif metal olup Alzheimer hastalığına sebep olur. Ayrıca bilim adamları ağır metallerin en fazla rafine edilmiş tuz yolu ile bedene alındığı belirtiyorlar.

Rafine tuz agresif bir hücre zehiri olup,  vücuttan ilk fırsattan atılmak istenmektedir. Rafine tuz tüketiminde her 1 gram sodyum için hücrelerden 23 gram su çekiliyor. Bu durumda rafine tuz tansiyonumuzu yükseltirken hücrelerimizi de kurutarak öldürüyor. Bu da vücudumuzda aşırı su birikimlerine (ödem) sebep oluyor ve selülitin temel sebeplerinden biri de yine budur. Ayrıca vücuttan atılmayan tuz, tekrar kristalleşerek eklem ve kemiklerde depolanıyor ki bu da artrit, gut gibi değişik romatizmal hastalıklara sebep olmaktadır.

Kaya Tuzu Nedir?

Yaklaşık 256 milyon yıl önce oluşmaya başladığı tahmin edilen kaya tuzu, içerisinde 84 mineral bulundurur. Çevre kirliliği kaynaklarından uzak şekilde, doğal bir hazine olarak değerini günümüze kadar taşıyor. Kaya tuzu, egzoz, atık su, sanayi kirliliği gibi olumsuz etkenlerden uzak bir şekilde kaya tuzu madenlerinden çıkarıldığı için doğanın bize bahşettiği en güzel hediyelerden biridir. Kaya tuzu sayesinde sağlık ve lezzet, en yararlı haliyle sunulur.

Kaya Tuzunun Faydaları

• Böbrek asidini düzenleyip böbrek üstü bezleri çalıştırır. Hormonal dengeyi sağlar.
• Özellikle astım anfizem (akciğer dokusu hastalığı) vakalarında akciğerleri mukoz salgıdan ve yapışkan balgamdan korur.
• Dile konan kaya tuzu geçmek bilmeyen kuru öksürüğü tedavi eder.
• Boğazda balgam toplanmasını ve sinüs tıkanıklığı giderir.
• Haricen sürüldüğünde her türlü kan toplanması ve morartıları giderir.
• Cildi ve rengi güzelleştirir.
• Gut ve guta bağlı artritin önlenmesini sağlar.
• Uykuda ağızdan çıkan aşırı tükürük salgısına engel olur. Aşırı tükürük salgısı vücuttaki tuz yetersizliğinin göstergesidir.
• Astım tedavisinde kullanılır. Alerjiye iyi gelir.
• Vücuttaki stresi azaltır, serotonin salgılanmasına yardımcı olur.
• Tuz bacaklarda ve uylukta damarların genişlemesine ve örümcek ağına benzer damar ağlarının oluşumuna engel olur.
• Migren tedavisinde yardımcı olarak kullanılır.
• Kireçlenme ve romatizmaya iyi gelir.
• Kanserli hücrelerin oluşumunu önlemeye ve tedavisine yardımcı olur.
• Diyabet (şeker) hastalığına iyi gelir.
• Hafıza, unutkanlık ile ilgili sorunlarda iyi gelir.
• Sedef, egzama, siğil gibi cilt rahatsızlarının tedavisinde etkilidir.
• Cilt lekeleri ve çillerin geçmesini sağlar.
• Böbrek taşlarının erimesine yardımcı olur.
• Tuz, çene sarkmasını önler.
• Düzensiz kalp ritmini dengeler
• Tansiyonu düzenler.

Sonuç olarak uzmanlara göre rafine tuz yerine kaya tuzu tercih etmeliyiz. Kaya tuzu tamamen doğal bir tuz olduğu için sağlığımızı tehdit etmiyor. Rafine tuz ise içerisindeki katkı maddelerinden dolayı oldukça zararlı. Bu arada kaya tuzu çok faydalı diye bol miktarda kullanılmamalıdır. İhtiyaç ölçüsünde normal miktarlarda kullanılmalıdır.