Florür, az miktardaki dozlarda diş çürümelerini engellediği için diş macunlarına, hatta bazı ülkelerde şebeke suyuna katıldı. Son yıllarda ise florürün faydasından çok zararları tartışılıyor. Norveç, İsveç, Hollanda, Macaristan, Çin, Avusturya, Belçika, Finlandiya, Danimarka ve Japonya gibi bazı ülkelerde suya florür katılması yasak. Türkiye’de suya florür katılmıyor ama pek çok şehrimizin şebeke suyunda doğal florür bulunuyor. Florür sadece şebeke sularında değil, hazır meyve suyu ve gazlı içeceklerden tutun da bebek mamalarına kadar pek çok üründe florür bulunuyor.
Florür Kaynakları Nelerdir
-Florürlü diş macunu
-Bebek maması
-Hazır çorba
-Anestezi kimyasalları
-Florürlü tuz
-Sigara
-Tavuk bulyon
-Teflon tava veya tencerede pişmiş gıdalar
-Gazlı içecekler
-Hazır meyve suları
-Paketli ve/veya işlenmiş gıdalar
-Bazı su kaynakları
Florür Neden Zararlı?
1– Beyin ve sinir sistemi üzerindeki etkisi: Florürün merkezi sinir sistemi için zararlı olduğunu belgeleyen birçok araştırma var. Florürün beyinde biriktiğine, davranış değişikliklerine yol açabildiğine ve uzun vadede Alzheimer hastalığına yol açabildiğine dair bulgular var.
2– Biyobirikim etkisi: Biyobirikim, belirli bir kimyasalın vücutta birikme eğilimine verilen teknik isim. Florür de biyobirikimli kimyasalların arasında yer alıyor. Sağlıklı bir kişi, her gün aldığı florürün %50 – 60’ını idrar yoluyla vücudundan atıyor. Geri kalanıysa kemiklerde ve beyinde birikiyor. Bebek ve çocuklarsa aldıkları florürün sadece %20’sini vücuttan atabiliyor. Kemiklerde biriken florür miktarı hayat boyu artış gösteriyor.
3– Üreme sistemi üzerindeki etkisi: Laboratuvar hayvanlarında yapılan deneylerde, yüksek dozlarda florürün erkek üreme organlarına hasar verdiği ve kısırlığa yol açtığı tespit edilmiş. ABD’de yapılan bir araştırma, şebeke suyunda 3 mg/lt. ve daha fazla florür bulunan yerlerde doğurganlık oranlarının düştüğünü belirlemiş.
4– Erken ergenlik etkisi: Florürün merkezi sinir sistemi dışında da olumsuz etkileri var. Florür aynı zamanda pineal bezini olumsuz etkiliyor. Bu bezin birçok işlevi var. Bu bez aynı zamanda büyüme ve ergenlik süreçlerinden sorumlu.
Yapılan araştırmalara göre içme suyuna florür katılan bölgelerde kız çocukların, florür kullanılmayan bölgelere kıyasla 5 ay önce âdet gördüğünü ortaya koymuş.
5– Düşük IQ: Çin, İran, Hindistan ve Meksika’da yapılan 24 ayrı çalışmada, vücuttaki florür miktarıyla IQ arasında ters bağıntı olduğu ortaya konmuş. İçme suyundaki 1 mg/lt. florür artışının, 0,59 IQ puanı kaybına yol açtığı bulunmuş. Florürün en çok etkilediği organ sinir sistemi ve beyin.
6– Romatizma belirtileri: Skeletal florozis, florürün kemiklerde birikmesiyle ortaya çıkan ve romatizma benzeri belirtilere yol açan bir rahatsızlık. Belirtiler ışığında doktorlar genellikle romatizmadan şüphelendikleri için, aslında son derece basit bir şekilde (florür alımını keserek) tedavi edilebilecek rahatsızlık, uzun yıllar tedavi edilmeyebiliyor. Dünya Sağlık Örgütüne göre Türkiye de endemik florozis hastalığının görüldüğü 25 ülkeden biridir. Ülkemizdeki en yoğun endemik florozis bölgesi Isparta’da, bu hastalığa sık rastlanmaktadır.
7– Tiroid hormonları: Florürün tiroid bezini de olumsuz etkilediği bildiriliyor. Ukrayna’da yapılan bir çalışmada, 2,3 ml/lt. düzeyinde florürün tiroit hormonunda azalmaya yol açtığı belirlenmiş. Hatta bu etki o kadar tutarlıymış ki, 20. yüzyıl ortalarında hipertiroidizmi (aşırı aktif tiroid bezi) olanlara florür tedavisi önerilmiş.
8– Kemik erimesi: Florür, kemiklerde birikiyor. Florürün sağlık üzerindeki etkisini araştıran ilk çalışmalardan birine göre, içme suyuna florür katılan bölgelerdeki çocuk nüfusunda görülen kemik ve kemik bağlantılı rahatsızlıklarda iki kat artış kaydedilmiş. Meksika’da yapılan bir araştırmaya göre ise diş macunundaki florürle çocuk kemik kırılmaları arasında bağlantı olduğunu ortaya çıkmış.