iyimi boyle bilgi sitesi

Dağcılık Nedir

Güncel Bilgiler 3 Kasım 2016
Dağcılık Nedir

Dağcı, milyonlarca yıldır orada duran bir dağın zirvesinde olduğu için mutlu olur. Dağ onun için yaşayan bir organizmadır. Olay basit bir şekilde fiziksel efor sarfederek bir dağın zirvesine tırmanmak değildir. Dağcı zihinsel ve ruhsal bir tatmin de yaşar dağdayken. Bu tatmin dağın zirvesinde  olduğu için değil,  dağda olduğu içindir. Dağcı asla doğayla mücadele etmez, edemez. Tam tersine doğanın izin verdiği ölçüde dağda olabileceğini ve tırmanış yapabileceğini bilir. Dağlara tırmanmak isteyenler doğanın kendilerine  çok  da  cömert  davranmayacağını  da  bilmek  zorundadırlar.  Bu  nedenle  vahşi doğayı önemsemek  ve ona saygı duymak; dağdan, dağlardan keyif almanın hatta dağlarda hayatta  kalmanın  önemli,  şartlarından  biridir.

Özet  olarak  dağcı kendisiyle mücadele eder ve doğaya büyük bir saygı duyar.  Dağcılar  çok  özel  bir  spor  yaptıklarını  ve  bu  sporu  yaptıkları  için  ayrıcalıklı  bir  yerde olduklarını asla unutmamalıdırlar. İnsanlar sabahın bu saatlerinde henüz yataklarında uykularının en güzel zamanlarını yaşarken  dağcılar  çok  yükseklerde  zorlu  bir  tırmanışın  hazırlıklarını  yapmaya  başlarlar. Dünyada kaç kişi sabahın çok erken saatlerinde tipi veya  fırtına altında, küçücük bir çadırın içinde ve küçük bir ocakta sabah kahvaltısını hazırlamaya çalışır? İşte dağcıları ve dağcılık sporunu özel yapan da budur.

Dağcılığın Tanımı ve Alpinizm

İlk kez 19.Yüzyılda Avrupa’da Alp dağlarında yapılmaya başlanan Dağcılık sporu: farklı zorluklardaki dağlara, farklı tırmanış teknikleri uygulanarak yazın ve kışın yapılan bir spor dalıdır. Dağcılık Alplerde başladığı için Alpinizm olarak da anılmaktadır. Ancak zaman içinde  kar,  buz  ve  kaya  geçişlerini  geleneksel  yöntemlerle  geçerek,  gerektiğinde  dağcılık teknik  malzemelerini  de  kullanarak  yapılan  dağ  tırmanışlarına  Alpinizm
olarak  kabul  edilmiştir.
Alpinizm günümüzde çok  hafif  malzeme  ve  yiyecekle  geleneksel  çıkış tekniklerini uygulayarak Alpler gibi orta yüksek ve Himalayalar gibi çok yüksek dağlara seri çıkışlara verilen isimdir. Alpinist  stil  tırmanışlar aynı  zamanda
özellikle  çok  zamanı  ve  parası  olmayan dağcıların Himalayalar’da  uyguladıkları bir stildir. Alplerde oldukça
başarılı olan bu sitil ne yazık ki Himalayalar’ın  en tehlikeli tırmanış stilidir. “Kısa bir sürede tırman ve in” cümlesi aslında tam da Alpinizmi çağrıştır. Ancak Himalaya dağlarının çok yüksek oluşu, dağcıların ortama uyum sağlamaları için yavaş tırmanmalarını zorunlu kılar. Oysa Alpinizm geleneksel yöntemler kullanarak ve hızlı hareket edilerek yapılan bir tırmanıştır. Bu tırmanış sitili bu nedenle yüksek dağlarda bazen ciddi kazalara yol açmaktadır.
Alpler dağcılığın geliştiği en önemli bir dağ silsilesidir aynı zamanda.

Günümüzden binlerce yıl önce bile insanlar dağlara tırmanmışlardır. Örneğin 1991 yılında Avusturya-İtalya sınırlarında bir buzul çatlağında bulunan ve 5300 yıl önce yaşadığı tahmin edilen Buzul adamı Ötzi, Alplerin buzullarla kaplı yüksek kesimlerine rahatlıkla çıkabilmiştir. Dağlar birçok dinde kutsal kabul edildiği için rahipler dağların yüksek kesimlerinde bazen  de  zirvelerinde ayinler yapıp günlerce yükseklerde konaklayabiliyorlardı. Türkiye’de Uludağ ve Erciyes yıllarca en yüksek noktalarında rahipleri barındırmıştır.

Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmamış.